Coğrafya Dünyası
  Türkiye'de Nüfus Sayımları
 
Nüfus:Sınırları belli bir alanda yaşayan insan sayısına nüfus denir.
 
TÜRKİYE'DE NÜFUS SAYIMI
 
Nüfus sayımlarıülkelerin nüfus özelliklerini belirlemek, ülke içinde yapılacak yatırımları ve hizmetleri planlamak için yapılır. Türkiye nüfusunun yaş, cinsiyet, gelir düzeyi, sayısı, eğitim, medeni durumu gibi özelliklerinin periyodik aralıklarla belirli bir günde tespit edilmesi nüfus sayımıolarak ifade edilir.
 
 
Türkiye’nin Sayım Yıllarına Göre Nüfus Miktarı
Sayım Yılları
Türkiye Nüfusu
Sayım Yılları
Türkiye Nüfusu
1927
13 648 200
1975
40 347 700
1935
16 158 000
1980
44 736 900
1940
17 820 900
1985
50 664 400
1945
18 790 200
1990
56 473 035
1950
20 947 200
1997
62 865 574
1955
24 064 700
2000
67 803 927
1960
27 754 800
2007
70 586 256
1965
31 391 400
2010
73 722 988
1970
35 605 100
2011
74 724 269
2007,2010,2011 Yılları Adrese dayalı kayıt sistemine
Göre tespit edilmiştir.
 
Cumhuriyet döneminde ilk nüfus sayımı 1927 yılında yapıl­mıştır. 1935 yılından 1990 yılına kadar, her beş yılda bir nüfus sayımı yapılmıştır. 1990 yılından sonra 10 yılda bir yapılması kararlaştırılmıştır. Ancak seçme ve seçilme yaşı­nın düşürülmesi nedeniyle, seçmen sayısının belirlenmesi amacıyla 1997'de nüfus sayımı yapılması gereği duyulmuş­tur.
Nüfus Sayımının Nedenleri:
 
*        Nüfus miktarını tespit etmek
*        Çalışan ve işsiz sayısını belirlemek
*        Nüfus artış oranını tespit etmek
*        Nüfusun cinsiyet ve yaş durumunu tespit etmek
*        Okur-yazar sayısını tespit etmek
*        Çalışan nüfusun sektörlere göre dağılımını tespit etmek
*        Nüfusun gelir düzeyini tespit etmek
*        Nüfusun medeni durumunu tespit etmek
 
TÜRKİYE NÜFUSUNUN GELİŞİMİ
 
1927'den 2007'ye kadar Türkiye nüfusu 56 milyondan daha fazla artmış bulunmaktadır. 1927 - 2007 nüfus sayımı yılları arasındaki değerler incelendiğinde şu sonuçlar ortaya çıkmaktadır:
 
*        Nüfus sürekli artmıştır.
*        1927 - 1935 yılları arasında görülen nüfus artış oranı­nın belirlenmesinde, ülkeye olan göçlerin etkisi vardır.
*        1940 - 1945 yılları arasında nüfus artış oranının en düşük seviyede olmasında, Türkiye'nin II. Dünya Savaşı'na girmemesine rağmen erkek nüfusun savaş nede­niyle silâhaltında bulunması etkili olmuştur.
*        1955 - 1960 nüfus artış hızının en yüksek seviyeye gelmesinde savaş sonrasında evlenmenin artması ve ekonomik iyileşme etkili olmuştur.
*        Nüfus artış hızında sayım yıllarına göre değişmeler olmuştur.
*        1960 - 1965 yılları arasında nüfus artış hızının düşme­sinin nedeni, yurtdışına olan göçlerdir.
*        1975 -1980 yılları arasında şehirleşmenin artması, aile planlamasının uygulanması, kadının iş hayatına atılma­sı gibi nedenlerden dolayı nüfus artış hızı düşmüştür.
*        1980 - 1985 yılları arasında nüfus artış hızının yüksel­mesinde ise, doğurgan kadın sayısının artması, eko­nomik yerleşme ve nüfus sayımının daha sağlıklı yapıl­ması etkili olmuştur.
*        1985'ten sonra ise nüfus artış hızı azalmıştır.
 
NÜFUS ARTIŞI VE SONUÇLARI
 
Belirli sınırlar içinde, belirli bir süre yaşayan insan sayısında meydana gelen artışa nüfus artışı denir.
 
Türkiye'de nüfus artışının başlıca nedenleri:
 
a) Doğurganlık oranının yüksekliği: Nüfus artışının temel ve doğal nedeni olan doğurganlık, doğum yapabilecek çağdaki (15-49 yaşları arasındaki) kadınların doğurduğu ortalama çocuk sayısı ile ifade edilir. Türkiye'de doğum oranı, kalkınmışülkelere göre 2 - 3 kat daha fazla, geri kalmışülkelere göre ise azdır. Yurt genelinde düşünüldüğü zaman, kırsal kesimdeki doğum oranı kentlere göre çok daha fazladır. Bunun başlıca nedenleri, aile planlamasının kırsal kesimde uygulanmaması ve geleneksel aile kavramı­dır.
 
b) Ölüm oranlarının azalması: Kurtuluş Savaşı ve II. Dünya Savaşı'ndan itibaren ülkemizde ekonomik bakımdan belirgin bir gelişme gözlenmektedir. Buna bağlı olarak insanların beslenme koşullarındaki iyileşmeler ölüm oranla­rının azalmasına neden olmaktadır. Ölüm oranlarının azal­masında savaşların, afet ve salgın hastalıkların etkilerinin giderek azalmasının da etkileri olmuştur.
 
c) Sağlık ve beslenme koşullarının iyileşmesi ve orta­lama insan ömrünün uzaması: Hızla kalkınmakta olan ülkemizde sağlık hizmetleri de hızlı bir şekilde iyileşmekte­dir. Sayıları her geçen gün artan hastane, sağlık ocağı, poliklinik, dispanser gibi sağlık kuruluşları, ülkenin her yerine sağlık hizmetlerini yaymaktadır.
 
Gelişen tarım, hayvancılık ve sanayi sayesinde ülkemizdeki beslenme koşulları hızla iyileşmektedir. Ayrıca sanayi, ulaşım, turizm, ticaret gibi daha pek çok konuda yurdumu­zun topyekun kalkınması, Türk insanının refah düzeyini yükseltmiş bulunmaktadır.
 
d) Dışülkelerden göç alma: Türkiye nüfusunun artmasın­da, dıştan gelen göçlerin de payı vardır. Bağımsızlığını kazanan ülkelerde yaşayan Türkler, çeşitli baskılarla karşı karşıya kalmıştır. Bu ülkelerdeki Türklerin bir kısmı gerek ikili anlaşmalar sayesinde değiş - tokuş yoluyla, gerekse diğer yollardan Türkiye'ye göç etmiştir.
 
e) Genç nüfus miktarının fazla olması: Türkiye'deki nüfus artışında, nüfusun dinamik yapısının başka bir deyişle genç nüfusun fazla olmasının da etkileri olmaktadır. Çünkü nüfus içinde genç nüfusun fazla olması evliliklerin ve dolayısıyla doğumların fazla olmasını etkilemektedir. Türkiye'de yapı­lan en son nüfus sayımına göre % 64'ü, 15-64 yaş nüfus­tan oluşur. Türkiye nüfusunun yıllara göre sürekli artış göstermesine karşın son yıllarda artış hızı giderek azalmak­tadır.
Nüfus artış hızını düşüren etkenler:
 
*        Aile planlaması
*        Eğitim seviyesinin yükselmesi
*        İnsanların daha bilinçlenmesi
*        Şehirleşme ve diğer nedenlerle kadının aile içindeki rolünün değişmesi
*        Aile içinde çocuğun rolünün değişmesi
 
Türkiye'de nüfus artışının özellikleri:
 
*        Nüfus sürekli ve hızlı biçimde artmıştır. Nüfus son 80 yılda (1927 - 2007 arası) 5 katına ulaşmıştır.
*        Sayım dönemlerine göre artış oranları arasında farklı­lıklar bulunmaktadır. Bu da II. Dünya Savaşı ve Kurtu­luş Savaşı'yla ilgilidir.
*        Nüfus artış oranı gelişmişülkelerinkinden yüksek, gelişmemişülkelerinkinden ise düşüktür.
*        Ülke nüfusunun artışının temel nedeni doğurganlıktır. Bölgeler ve kentler arasında farklı nüfus artışında iç göçler önemli etken olmuştur.
*        Bunun sonucunda doğurganlığın en yüksek olduğu Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da nüfus artış oranı düş­müş buna karşılık doğurganlığın düşük olduğu batı böl­gelerinde nüfus daha hızlı artmıştır.
*        Genç nüfus yaşlı nüfusa göre daha fazladır.
*        Ortalama insan ömrü uzamaktadır.
 
NÜFUS ARTIŞININ DOĞURDUĞU SORUNLAR
 
a) Kırsal kesimden kentlere göç artar: Nüfus artışı kırsal kesimde daha hızlı olmaktadır ve böylece köylerdeki birçok aile, giderek geçimini sağlayamaz duruma gelmektedir. Çünkü miras yolu ile paylaşılan tarım toprakları giderek küçülmekte ve ailelere artık yetmemektedir. Köylerimizden her yıl çok sayıda insan kentlere göç etmektedir. Bu yüzden yoğun göç alan büyük kentlerimizde çeşitli sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bunlar;
 
Alt yapı yetersizlikleri: Göç alan kentlerde yol, elektrik, su, kanalizasyon gibi alt yapı hizmetleri yeterince geliştirilememektedir.
 
Gürültü (Ses kirliliği): Büyük kentlerde yaşanan trafik kargaşaları, polisiye olaylarda da kentlerimizin aldığı yoğun göçlerin etkisi bulunmaktadır.
 
Eğitim ve sağlık hizmetlerinin aksaması: Göç olayının sonuçları arasındadır.
 
b) Konut sıkıntısı ortaya çıkar, düzensiz şehirleşme görülür: Ülke nüfusunun hızla artmasının doğurduğu, önemli sonuçlardan biri de konut yetersizliğidir. Konut ek­sikliği özellikle yoğun göç alan büyük kentlerimizde kendini daha fazla hissettirmektedir. Kırsal kesimden gelen çok sayıdaki insan, sınırlı parasal imkânlarıyla sağlıklı konut temin edememektedir. Onun için de büyük kentlerin çevre­lerinde devlet arazisi üzerine izinsiz, plânsız ve projesiz yapılan sağlıksız meskenlerde (gecekondularda) oturmak zorunda kalmaktadır. Gecekondulardan oluşan semtlerde:
 
*        Elektrik, su, yol, kanalizasyon gibi alt yapı hizmetleri yeterli değildir.
*        Kalitesiz inşaat malzemeleri ve yetersiz inşaat teknikle­riyle yapılmış olan bu meskenler, ısı izolasyonu yönün­den de yetersizdir.
*        Sağlıklı meskenler değildir.
 
Not: Türkiye'de giderek artan mesken eksikliğine kesin çözüm bulmak ancak köyden kente göçün durdurulması ile müm­kündür. Bunun için de nüfusu kentlere çeken eğitim ve sağlık hizmetleriyle, kentlerde daha fazla olan iş imkânları­nın köylerde de oluşturulması gerekir.
 
c) Tarım alanları azalır: Nüfusun hızla artması sonucu kentlere yönelik göçlerle, özellikle büyük kentlerimiz yatay yönde hızla büyümektedir. Kentlerin düzensiz ve hızlı bir şekilde büyümesi, çevredeki verimli tarım arazilerinin tarım dışı kalmasına neden olmaktadır.
 
d) Çevre sorunları ortaya çıkar: Hızlı nüfus artışının do­ğurduğu sonuçlardan bir kısmı da çevre sorunlarıdır. Artan nüfus doğal olarak daha çok yakıt tüketir. Tüketilen kalitesiz yakıtlar ile havaya yoğun olarak bırakılan kükürtdioksit (SO2) ve duman havayı kirletir. Sanayi kuruluşlarının topra­ğa saldığı asitli, zehirli ve deterjanlı sular, toprak kirliliğine yol açmakta ve böylece toprağın verimi azalmaktadır. Ka­nalizasyon yetersizliği sonucu pis sular şehir içinden geçen sulara karışmakta ve su kirliliğine neden olmaktadır. Şehir­lerde bulunan motorlu taşıtlardan çıkan sesler gürültüye yol açmaktadır.
 
e) İşsizliğin artmasına neden olur: Türkiye'de işsizlik oranı oldukça yüksektir. (2004 yılı verilerine göre % 15 dolayında) Bunda, nüfusun hızlışekilde artmasının önemli etkisi vardır. Çünkü hızla artan nüfus içinde, çalışma çağına gelen insan sayısı da hızla artmakta mevcut istihdam ola­nakları yetersiz kaldığından işsizlik sorunu oluşmaktadır.
 
f) Ekonomik kalkınma yavaşlar: Ülkenin artan millî geliri­nin nüfusa eklenen insanlara paylaştırılması sonucu, fert başına düşen gelir yeteri kadar yükselmemektedir. Daha açık bir ifadeyle milli geliri pastaya benzetirsek, pastadan pay alanların sayısı artıyor, fakat pasta kendisinden pay alanlardan daha az artıyor. Böylece kişi başına düşen gelir miktarında beklenen artışlar sağlanamıyor.
 
Not: Nüfus artışı ile kalkınma hızı arasında ilişki vardır. Bun­lar:
 
*        Nüfus artışı kalkınma hızından yüksek ise ülkenin gelişimi yavaşlar.
*        Nüfus artışı kalkınma hızından düşük ise ülkenin geli­şimi hızlanır.
*        Gelişmişülkelerde nüfus artış hızı düşük, gelişmemiş ülkelerde nüfus artış hızı fazladır.
*        Yeryüzünün iklim ve bitki örtüsü koşullarına bağlı ola­rak, bazı bölgelerde nüfusun toplanması ve yerleşmesi sınırlanırken, bazı bölgeler; iklim, tarım koşulları, ma­dencilik, ulaşım, endüstri ve ticari faaliyetlere bağlı ola­rak oldukça yoğun nüfus özelliği gösterirler.
 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol